Krone Gazetesi: „ALEVİ etkinlik merkezi- Halkın canına tak etti“
VİYANA. Avusturya’nın en çok okunan bulvar gazetesi olan Krone Gazetesi´nde 27 Ekim 2024 ( bugün) tarihli, Katharina Mötzl imzası ve „Alevi etkinlik merkezi: Halkın canına tak etti“ başlığıyla verilen haberde,“Viyana-Floridsdorf’taki Alevi merkezinde düzenlenen çeşitli kutlamalar sık sık kontrolden çıkıyor. Gürültü, çöp, kavga ve isyanlar bunun sonuçları. Bu durum çevredeki komşuların canına tak etti ve polis müdahalesi gündeme geldi.“ diye yazdı. Kısa adı ALEVİ olan Avusturya’da devlet tarafından tanınan ve birçok hak elde eden „Alevi İnanç Toplumu’nun“ merkezi halinde olan içinde Cem Evi“ dahil MOSAİK adlı düğün salonu içeren büyük salonda herkes düğünlerini para karşılığında yapabiliyor ve burada ayrıca gastronomi işleri artı bir tarafında kahve şeklinde bir mekan var.
Onursal Başkan Gülfırat 2017’de uyardı
ALEVİ kurumunun Onursal Başkanı Kazım Gülfırat, Alevi İnanç Kurumu ve Mozaik yöneticilerini 27 Temmuz 2017 tarihli Yeni Vatan Gazetesi´nde, “Şu anda Viyana Alevi Kurumu yönetiminin, Ehlibeyt yoluna uygun adımlar atmasını bekliyorum! Yapılacak çok iş var ama taban ve tavan arasındaki ilişkilerin zayıf olduğunu görüyorum. Marka olmuş ve bir Alevi Derneği ile özdeşleşmiş olan Mozaik Etkinlik Merkezi’nin, son zamanlarda Avusturya basınına silahlı-kavgalı haberlerle yansıması ben ve bunu duyan vatandaşlarımız üzerinde şaşkınlık ve üzüntü yaratmıştır. “ diye uyarmasıyla dikkat çekmişti. (Haberin altında).
Krone’de 27 Ekim 2024’te yayınlanan haberin birebir tercümesi şöyle:
Alevi etkinlik merkezi: Halkın canına tak etti
Viyana-Floridsdorf’taki Alevi merkezinde düzenlenen çeşitli kutlamalar sık sık kontrolden çıkıyor. Gürültü, çöp ve isyanlar bunun sonuçları. Komşuların canına tak etti ve polis müdahalesi gündeme geldi
VİYANA. Alevi dini topluluğu İslam’daki ılımlı gruplardan biridir. Ancak Floridsdorf’taki Alevi alanındaki düzenli festival, toplantı ve düğün organizatörleri “ılımlı” olmaktan çok uzak. Komşu belediye binalarından ve karşıdaki bahçe arazisinden etkilenen sakinler bu konuda şikayetçiler ve şunu Krone’ye ifade ettiler: “Schererstrasse’deki Alevi kültür merkezinde inaçlı Alevileri fark etmiyoruz bile. Ancak bu CEM EVİ inanç merkezi adı altında kurulan daha ruhani ve sessiz olması gereken yerde doğum günü, toplantılar ve düğün kutlamaları, davullu zurnalı vur patlasın çal oynasın misali etkinlikler için bir etkinlik merkezi kurulduğundan beri burada huzur ve sessizlik sona erdi.
Mağdur sakinlere destek veren Floridsdorf eski belediye meclis üyesi Hans Jörg Schimanek, “Çoğu hafta sonları bu Cem Evi’nde düzenlenen partilere, gürültülü düğünlere ve aşırılıklarına karşı son yıllarda defalarca yaptığım eleştiriler ne yazık ki sadece kısa vadeli iyileştirmelerle sonuçlandı. Ama sonradan tekrar eski haline döndü. Cem Evi çevresinde kapatılan sokaklar, havai fişekler, yüksek sesli müzik ve hava karardıktan sonra etkinliklerini Schererstraße ve yan sokaklarına taşıyan genç misafirlerin koşuşturması, bir kez daha komşuların akşam ve gece dinlenmelerini giderek daha fazla ellerinden aldı. Ve bazı günler partiden sonra mahalle büyük bir çöplük gibi görünüyor. Dahası, komşu sakinlerin arabalarına defalarca zarar veriliyor ve polis müdahaleleri günün konusu oluyor.“ dedi.
Artık dışarıdan kiralama yok
„ALEVİ kurumunda sorumlu olanlara, etkinlik merkezini gelecekte üçüncü şahıslara kiralamaktan kaçınmaları ve sadece Alevi dini toplumu üyelerine tahsis etmeleri çağrısında bulunan“ eski belediye meclis üyesi Schimanek, “Her halükarda, bu tür kutlamaların düzgün ve yasalara uygun bir şekilde düzenlenmesini sağlamak mal sahibinin de görevidir. Bununla birlikte, belediye yetkilileri ve ilçe yöneticileri de farkında oldukları savunulamaz koşullar karşısında nihayet harekete geçmelidirler.” dedi.
Polis ise Krone’ye şu açıklamayı yaptı: “Etkinlikler süresince bu bölgelerde devriye gezilecektir. Şehir polis komutanlığı artan herhangi bir şikayetten haberdar değildir.” (Kaynak: https://www.krone.at/3572056#cxrecs_s )
ALEVİ kurumunun Onursal Başkanı Kazım Gülfırat, Alevi İnanç Kurumu ve Mozaik yöneticilerini 27 Temmuz 2017 tarihli Yeni Vatan Gazetesi’nde uyarmıştı
Alevi İslam İnanç Kurumu’nun kurucularından ve Onursal Başkanı ve 25 yıldır bu yolda gece gündüz hizmet etmiş olan Yol Önderi Dede olarak Avusturya’da ve Avrupa’da tanınan Kazım Gülfırat, Yeni Vatan Gazetesi ve Almanca yayınlanan Einspruch dergisine önemli açıklamalarda bulunmuştu.
27 Temmuz 2017 tarihli haber şöyleydi
Gülfırat, şu anki Alevi İnanç Kurumu ve Mozaik yöneticilerini uyardığı uzun mülakatımızın bir kısmında şunları ifade etti:
“Şu anda Viyana Alevi Kurumu yönetiminin, Ehlibeyt yoluna uygun adımlar atmasını bekliyorum! Yapılacak çok iş var ama taban ve tavan arasındaki ilişkilerin zayıf olduğunu görüyorum. Marka olmuş ve bir Alevi Derneği ile özdeşleşmiş olan Mozaik Etkinlik Merkezi’nin, son zamanlarda Avusturya basınına yansıyan silahlı-kavgalı haberler yansıması beni ve bunu duyan vatandaşlarımız üzerinde şaşkınlık ve üzüntü yaratmıştır. Burada bu haberlerin yayınlanmasına karşı yöneticilerin sadece karalama yapılıyor demeleri şahsen beni daha fazla üzüyor. Haberlerde Mozaik ve Cem Evi`nin aynı komplex içinde bulunmasından dolayı Cem Evi resmi ve haberlerin başlığında silahlı çatışmalar oluyor biçiminde çıkmasına kimler mahal vermiştir? Cem Evi ve Mozaik Düğün Salonu çevresinde komşuların birçoğu şikayetçi olduklarını haberlerde ifade ediyorlar. Hepsi yalan diyerek olayı ne hakla kapatıp hesap vermeden güne devam ediliyor. Burada hesap niye verilmiyor? Burası kimsenin özel şirketi veya özel şahşi alanı değil. Alevilerin yeri diye adı çıkmış bir Mozaik Markası var. Gözününüz gibi korunması gerekmez mi? Benim beklentim şudur : Derhal kamuoyundan yanlış yönetim nedeniyle özür dilensin ve bu hatalar tekrar edilmesin! Mozaik adına açıklama yapan yöneticiler, ‘karalanıyoruz’ diyerek duyarsızlıklarının ve yanlışlarının üstünü örtmesinler. Birçok eleştiri var. Kimse üzerine gitmiyor. Sorunlar çözülmüyor. Tabanda rahatsızlıklar var. Bizim yolumuz, öz eleştiri yoludur! Eleştiri olmadan, temiz ve dürüst bir yönetim olmaz! Bizim kurumlarımıza yakışır adımlar atılmasını bekliyor ve umuyoruz. Bunun yanında altını çizmek istediğim konu şudur ; Avusturya Devleti tarafından tanınan Alevi İnanç Kurumu yönetimi içinde yer alanlar, okullarda ya da başka yerlerde paralı-maaşlı görev yapamazlar veya kendi şirketleri para kazanamazlar! İnanç, para ve ticaret birlikte gitmez. İnanç kurumuna hizmet fahri yapılır ve karşılığında maddi beklenti olmaz. Mozaik gibi ticari olan kuruluşlar üzerinden direk ve indirek olarak para kazanamazlar. Alevilik yoluna hizmet şerefli fahri olarak yapılacak bir iştir. Ve burada birbirinden bağımsız kontrol mekanizmaları çok önemlidir. Bu sayede kuvvetler ayrılığı sağlanır. Tersi durum ise yani İnanç Kurumu’nda fahri olarak çalışıp karşılığında kurum üzerinden şahsı olarak ve çevresi için makam alınması veya ticaret yapılması, iş takibi en başta etik olarak yanlıştır. Aleviliğe yakışmaz. O zaman kim kimden hesap soracak? Davulu çalan da kendisi, zurnayı üfleyen de kendisi, eline mikrofon alıp konuşan da kendisi! Böyle bir yapılaşma, sağlıklı değildir. Büyük sorunlara ve Alevi isminin karalanmasına yol açacak pisliklere gebe bir yapılaşmadır. Benden uyarması: Yönetimdekilerin, ‘din-ticaret-siyaset’ işlerinde hassasça ayrım yapması gerekir. Yoksa buna ‘din bezirgânlığı’ diyenlerin sesleri yükselebilir. Kimse kendini değişmez ve dokunulmaz zannetmesin! Ağır başlı olunsun ve su yarışına kimse ile girilmesin sadece ve sadece yola hizmet edilsin. Dünyaya mal olmuş kurumlarımızı yönetenleri daha dikkatli olmaya davet ediyoruz. Bu kurumlar asla hata kabul etmez. Alevi toplumu yakışır yönetime dikkat edelim. ” (yenivatan.at, 29.09.2017)