Avusturya’da seçim 29 Eylül 2024’te: Hangi parti veya grupların seçime girmek hakları var?

Avusturya yeniden oy veriyor! 2024 Avusturya Parlamentosu Ulusal Konsey seçimleri 29 Eylül 2024 Pazar günü gerçekleşecek. Bu önemli oylamanın sonucu Avusturya'nın önümüzdeki beş yıldaki geleceğini belirleyecek.

Birol Kılıç, Viyana’dan analiz ve gözlemler, 22.09.2024

Avusturya, 29 Eylül 2024’te sandık başına gidiyor. Birçok kişi, Avusturya ile alakası olmayan „Liste GAZA – Stimmen gegen den Völkermord (GAZA)“ adlı „Liste GAZA – Soykırıma Karşı Sesler (GAZA)“  grubunun parti kurmadan nasıl 29 Eylül tarihinde koskoca Avusturya partileri arasında seçim listesine bu isimle girebildiği sorusunu gündeme getiriyor.

Bu konuda fazla yorum yapmadan -konu güncel olduğu için- bu soru konusunda teknik olarak bilgilenmek amacıyla önce Avusturya Anayasası ve tarihini çok kısa analiz ederek daha sonra  Avusturya İçişleri Bakanlığı resmi sayfasında birçok Almanca bilgi arasında yer alan „Avusturya Parlamentosu Ulusal Konsey Milletvekili seçimlerinde nasıl aday olabilirsiniz?“ sorusunun cevaplarını sadeleştirerek vererek kamuoyunu bilgilendirmek isteriz.

Güçlü Avusturya Anayasası 

Avusturya’da, birinci maddesi „Avusturya demokratik bir Cumhuriyettir. Kanunlar yetkisini halktan alırlar.“  olan çok sağlam ve güvenilir bir Avusturya Anayasası artı  herkesin kanun önünde eşit olduğu demokratik bir güven ortamı var. Bu güven ortamı bozulduğu anda Avusturya’da kavga başlar. O yüzden herkes dikkatlidir. Geçmişte kötü tecrübeler ortadır.

Avusturya Anayasası demokratik, çoğulcu, seküler, liberal ve kuvvetler ayrılığı artı evrensel ve AB insan haklarını  temel alan bir hukuk devletinin yüz yıllar boyunca acılı tecrübelerinden yararlanarak ete kemiğe bürünmüş, halkın sesi ve ortak akıl üzerinden parlamento tarafından yürürlüğe sokulmuş ülkenin temel manifestosudur. Herkesi istisnasız bağlar.

Şiddete başvurmadan ve devletin kurumsal oturmuş sistemine gizli ve saklı amaçlarla aynı görüşten ve amaçtan demokrasi dışı ve özünde Avusturya Anayasası düşmanı aşırı sağcı ve aşırıcı solcu veya dinci, gerici ve tarikatların girerek oturmuş değerleri, Türkiye’deki gibi sulandırmak veya yıkmak amaçlı bir her türlü girişimlere karşı her görüşten artı ve eksisi ile  bağımsız Avusturya medyası, STK’ları, bürokrasisi, siyaseti ve emniyet teşkilatı çok hassastır ve karşıdır. Bu konuda  kanunlar, bağımsız savcılar ve hakimler daha çok serttir.

Avusturya’nın sessiz ama güçlü gerçek vatanseverleri

Avusturya kendi demokrasisini ve anayasasını korumayı bilen bir anlayış olarak son yıllarda hükümetler üzerinden çok çirkin sulandırma girişimlerine karşı gelmiş ve başarılı olmuştur. Sorunlar vardır ama karşısında her alanda az çok  güçlü bir muhalefet vardır. Her gün demokrasi  ve demokrasiyi korumak için Avusturya’da bir  mücadele var sanki. Bu kontrolü yapan kişi, kurum ve kuruluşlar Avusturyalı her partiden ve görüşten vatanseverlerdir ve  kripto Avusturya düşmanı insanlar değildir. Bu insanlar Avusturya’nın topraklarını, sularını, dağlarını ve akarsuların  kimseye peşkeş çekmezler. Tam tersine yapanların karşısına canları pahasına vatanlarını doğasını, kuşunu ve karıncasını korurlar. Vatan haini değillerdir.

Din, millet ve bayrak bezirganlığı yapan sözde İdris özünde İblis olan vatan hainlerine karşı geçmişte yaşadıkları elim tecrübeleriyle hazırlıklıdırlar ve güçlerini Avusturya Anayasası’ndan alırlar. Avusturya vatandaşları da „Savunmacı ( militan) bir demokrasi“ anlayışını destekler. Savunmacı demokrasi , demokratik süreçlere ve anayasal devletin kurumlarına eşit katılımı yok edebilecek siyasi seçenekleri kısıtlayabilir veya yasaklayabilir. Bu durum, söz konusu talepler demokratik yollarla, örneğin seçim kampanyalarında ya da parlamento araçlarında dile getirildiğinde de geçerlidir.

Almanya bu konuda sert

Almanya, Hitler geçmişinden dolayı bilim insanları ve hukukçular faşist hareketlerin demokratik araçları bir Truva atı gibi halkta ve parlamentolarda güçlü bir yer edinmek için nasıl kullandığını göstermiştir ve ortak akıl olarak siyasi eğitim ve siyasi katılımın sıkı bir şekilde düzenlenmesi ile karakterize edilmesi gereken “planlı bir demokrasi” çağrısında bulunmuşlar ve özellikle demokrasilerin ancak dışarıdan ve içeriden gelen düşmanlarına karşı kendilerini nasıl savunmaları gerektiğini net bir şekilde anlamaları halinde hayatta kalabileceklerini vurgulamıştır. Kısaca demokrasi kendisi için taraf tutmalıdır. Hem de savunmacı militan bir şekilde. Almanya’nın aksine Avusturya’da ne mahkemeler ne de hukukçular anayasal bir ilke olan savunmacı demokrasiden bahsetmektedir. Almanya bu konuda hassastır. Avusturya bu konuda Almanya yanında sorunludur. Test edilmeye muhtaçtır.  Çünkü modern demokrasiler günümüzde dezenformasyon ya da kamusal tartışmaların birkaç kişi tarafından kasıtlı olarak çarpıtılması gibi ilave zorluklarla da karşı karşıyadır.

„Anayasayı Koruma Teşkilatı“ (Verfassungsschutz)

Kısaca Avusturya’da  hiçbir siyasi oluşum -ister parti ister grup olsun- Anayasal kurallara ve demokratik değerlere karşı gizli ve açık bir şekilde düşmanlık  yaparak  ve bunu demokrasi diye satarak  küstahça savaş açamaz ve tartışamaz.  Bunlar toplumun saydam kesimleri arasında sert eleştirilir ve gerektiğinde kanunlar devreye girer.  Avusturya devrinin gizli istihbarat teşkilatları aynı Almanya’da olduğu gibi  „Anayasayı Koruma Teşkilatı“ (Verfassungsschutz) ismi veya temelinde kurulmuştur.

Doğrudur, Hitler gerçek bir  Avusturyalıdır

Doğrudur Hitler gerçek bir  Avusturyalıdır. Hitler Viyana’da ve ondan önce yakınlarında dünyaya  geldiği Avusturya’nın Linz şehrinde beyin olarak Hitler olmuştur. Ama Avusturya Hitler’e bu fikirlerle adam olmasına müsaade etmemiştir ve kendisi Avusturya’da bir baltaya sap olamamış olarak Almanya’nın Münih şehrine askerden kaçarak gitmiştir ve orada seçimlerle  kazanarak Alman Anayasası’nı değiştirmiş ve kazanana kadar bu  günden baktığımızda o zaman Almanya’nın kör topal işleyen Anayasasını her yerden delmiş, iktidara gelmiş ve Alman Anayasası’nı değiştirmiştir. Kısaca her şey Alman Anayasası üzerinden birinci kanunlara uymayarak ve sonra değiştirmekle olmuştur.

1889 doğumlu Hitler´in bir baltaya sap olmadığı Avusturya’dan 24 yaşında kaçışı tarihe şöyle düşmüştür. Buyurun okuyalım : „Mayıs 1913 ‚te Hitler babasının mirasını  aldı, Münih’e taşındı. Bunun bir nedeni de Avusturya’daki zorunlu askerlik hizmetinden kaçmasıydı.“ Hızlı geçelim. Daha sonra Hitler Almanya’da korkunç bir şekilde Alman anayasasını defalarca delerek hatta Alman Parlamentosu’nu yangına vererek  11–13 Mart 1938 tarihinde Nazi Almanya’sı lideri olarak, komşu ülke doğduğu vatanı  Avusturya’yı topraklarına katmıştır. ( Anschluss).  Avusturya devleti 1938 -1945 tarihleri arasında başta 1920’den bu yana yürürlükte olan sağlam Avusturya Anayasası ve bütün diğer kanun artı  kurumlarıyla de facto yok sayılmıştır.

Bostan hıyarı meselesi

Kendi NAZİ Partisi, arka kapısı olarak Avusturya’yı ilhak edene kadar zaten kullanmış ve Nazi fikrini Avusturya içinde geliştirmiş ve en sonunda iktidardaki bir dinci Katolik faşist Hristiyan Sosyal Demokratlar  son zamanlarda ülkede oluşmuş, Avusturyalı Nazi güçleriyle   ülkede su yarışana girerek Avusturya Katolik faşist Başbakanı’nın Avusturya Başbakanlığı’nda  bir suikastla öldürülmesine neden olmuştur. Evet öldürmüştür. Sonra 1945 yılına kadar  kadar Avusturya Devleti yok olmuş ve Nazi Hitler iktidarı Avusturya’daki anayasayı paspas yapmış ve bu kanlı Nazi dünyasına Avusturya halkını da sokmuştur.

Kısaca Avusturya da temel Avusturya anayasal kanunların ve kurumların önemini iyi bilmektedir ve her türlü demokrasi dışı aşırı ırkçı, faşist ve dinciliğe karşı hassas olarak kendi istihbarat kurumunu, “ Avusturya Anayasasını Koruma Teşkilatı“ temelinde kurmuştur. Bunu özellikle Türkiye gibi, Suriye, Irak, Mısır ve diğer Orta Doğu ülke vatandaşlarının bilmeleri gerekiyor. Avusturya’nın onlara vatandaşlık vermesi sayesinde, kalkıp Avusturya’nın demokrasisi ve anayasal kural, kurum ve değerleriyle aynı Orta Doğu ülkelerinde olduğu gibi oynayamazlar ve ortalıkta bir de eline sopa alıp buna karşı çıkan insanlara itibar suikastına ve her türlü alçakça karalamalara giremezler. Girerlerse alırlar demokratik cevaplarını.

Terör yapma siyaset yap. Hodri meydan çık meydana

Ama ona rağmen demokrasinin çok sesliliğine, toplantı ve fikir özgürlüğüne ve siyasi parti oluşumuna Avusturya Anayasası ve kanunları bilinçli bir şekilde sınırları zorlasa da izin vermektedir. Bunun nedeni bu grupların terörist eylemlere girme ihtimallerinden dolayıdır ve onun yerine “ savaşma aşk yap“ sloganı mealinde anlayacağınız şekilde, “ Kavga etme buyur siyaset yoluna başvur. Er meydanına çık. Halkın teveccühüne sözü bırak. Kazanırsan buyur konuş“ yoluna vatandaşlarını davet etmektedir. Doğru mudur yanlış mıdır tartışmalı ama bu karara saygı duymak zorundayız. Oturmuş, test edilmiş ve tecrübelerden geçmiş kanunlar buna izin veriyor. Suistimal etmemek gerekiyor yalnızca.

Kimse Avusturya’da  babasının bostanında hıyar yetiştirir gibi kafasına göre hıyar zevkine göre araya değişik hıyarları koyamaz. Avusturya ordusuna, emniyetine ve bakanlıklara toplu bir şekilde sızamaz. Herkesin her yerde rengi ve hangi partiden geldiği ve yakınlığı bilinir ve her sözü ve hareketi altın tartısında tartılır. Sistematik ve organize yanlışı varsa defolup gider.  Avusturya’nın acılı tarihi bu tecrübeleri feodallik, şovenistlik ve hatta ırkçılık ve dinciliklerle test edilmiş ve çok ağır sınavlardan geçerek kanlı olarak yaşanmıştır. Bazı siyasallaşmış veya feodal ve gaflet içindeki yarı cahil Orta Doğu’dan gelen göçmenlerin son 22 yıldır Türkiye’yi Orta Doğu bataklığına soktuğunu ifade etmemiz gerekir, insanlar bu konuda uyarılmalıdır. Avusturya devleti, basını, STK’ları ve partilerinin 29 Eylül 2024 seçimine giderken tüm bunların farkında olması tüm liderlerin açıklamalarından ve parti programlarından açık ve nettir.

Ulusal Marşı : „Çok sınavdan geçmiş Avusturya“

Bizim  Osmanlı gibi çok uluslu Avusturya Macaristan İmparatorluğu varisi Avusturya’yı anlayabilmemiz için Avusturya Ulusal Marşı (Land der Berge, Land am Strome) sözlerine iyi bakmamız gerekmektedir .1946 yılından beri ulusal marş olarak kullanılan marşın müziği Johann Holzer veya Wolfgang Amadeus Mozart’a, sözler ise dönemin eğitim bakanı Felix Hurdes’in annesi Paula von Preradoviç’e aittir. Avusturya Ulusal Marşı’nın 22 Ekim 1946 bakanlar kurulu kararı ile son şeklini almış  sözleri.

Avusturya Ulusal Marşı’nın ikinci kıtasının Türkçe meali şöyle:

„Kızgın tartışmalar, çılgınca ihtilaflar
Kıtanın merkezinde yer alıyorsunuz,
Güçlü bir kalp gibi.
Atalarımızın ilk günlerinden beri
Yüksek bir görevin yükünü taşıdı,
Çok  sınavdan geçmiş Avusturya.

Orta Doğu gibi ülkelerden gelip Avusturya vatandaşı olmuş insanların bunu çok iyi bilmesi gerekir, ayrıca bu ülkenin kendilerine teslim edilmediğini ve bu ülkenin yüz yıllardır savaş, azap, yanlış doğrular ile tutulmuş bir demokratik bir sistemi olduğunu da bilmeliler. Suistimal etmemek gerek. Bu ülkenin yerli bir sahibi var. Aynı Orta Doğu bataklığına sokulmuş ve inim inleyen Türkiye Cumhuriyeti ve Milleti gibi.

Avusturya’da seçim 29 Eylül 2024’te: Kimler oy kullanabilir?

Şimdi gelelim, „Avusturya Parlamentosu Ulusal Konsey Milletvekili seçimlerinde nasıl aday olabilirsiniz?“ sorusunun bu bilgilerden sonra cevabına.

Avusturya İçişleri Bakanlığı resmi sitesinde yer alan bilgiler şöyle:

Avusturya Ulusal Parlamento seçimlerinde Milletvekili olarak aday olmak, bir grubun seçilmek için bir seçimde yarışması anlamına gelir.

Bir grup Avusturya’da bir seçime katılmak istiyorsa, bir seçim teklifine ihtiyacı vardır.
Seçim teklifi.

Bu, grubun bu grup için seçilmek isteyen kişileri önermesi gerektiği anlamına gelir.

Bu grubun Avusturya bir siyasi parti olarak kurulmuş olması gerekmez.

Bir seçim teklifi, parlamento üyeleri veya halktan insanlar tarafından desteklenmelidir.

2 olasılık bulunmaktadır

1-Ulusal Konsey’in en az 3 üyesinin seçim teklifini imzalaması veya

2- Avusturya nüfusundan insanlar grup için destek beyannameleri imzalamaktadır.

Destek beyanında, insanlar grubun seçim teklifini desteklediklerini imzalarlar. Bunun için ayrı bir form bulunmaktadır ( 66,4 KB).

Bu kişilerin kendileri oy kullanma hakkına sahip olmalıdır.

Destek beyanı nasıl sunulabilir?
Bir seçim teklifini desteklemek isteyen bir kişi şunları yapmalıdır

  • formu şahsen Avusturya´da ana ikametgahının bulunduğu belediyeye götürmelidir,
  • seçim teklifini desteklemek istediğini belirten formu imzalaması ve
  • yanlarında fotoğraflı bir resmi kimlik getirmeleri gerekmektedir. Bu örneğin bir pasaport ya da ehliyet olabilir.

Belediye, kişinin son başvuru tarihinde seçmen kütüğünde oy kullanma hakkına sahip olarak kayıtlı olduğunu teyit eder.

Kaç tane destek beyanı gereklidir?

Bir grup Avusturya genelinde seçime girmek istiyorsa, her federal eyalette bir seçim teklifi sunmalıdır. Bunun için toplam 2.600 destek beyanına ihtiyaç vardır.

Sadece bir veya birkaç federal eyalette seçime katılmak da mümkündür.

Avusturya 9 eyaletten oluşan federal bir yapıdır. Tek tek eyaletler için kaç destek beyanına ihtiyaç vardır?

Burgenland ve Vorarlberg: 100’er kişi.

Karintiya, Salzburg ve Tirol: 200’er kişi.

Yukarı Avusturya ve Steiermark: 400’er kişi.

Aşağı Avusturya ve Viyana: 500’er kişi.

Destek beyanını imzalayan kişilerin ana ikametgahlarının seçim teklifinin yapıldığı federal eyalette olması gerekmektedir.

 

 

Fonds Soziales Wien

Relevante Artikel

Back to top button