Der Standard’ta Karl Doemens imzasıyla yayınlanan “Joe Biden, savunmasız boksör” başlıklı analizin ayrıntıları ise şöyle:
“ABD Başkanı, erken bir TV tartışması ile uygunluğu konusundaki şüpheleri ortadan kaldırmak istedi. Felaket performansı tam tersi bir etki yarattı. Demokratlar şimdi Trump’ı durdurmak için acil bir plana ihtiyaç duyuyor
Önce şok oldu. Sonra acıma. Sonunda, ABD’deki pek çok sol-liberal izleyiciye panikten başka bir şey kalmadı. Doksan acı verici uzun dakika boyunca, felaket bir ağır çekim kaza gibi hissettiren bir TV tartışması izlemişlerdi. Dünyanın en güçlü adamı Joe Biden, minderde savunmasız yatan bir boksör gibi görünüyordu. Bir sonraki yumruğun ona çok sert gelmemesi için titriyordunuz.
Etrafında ne kadar konuşulursa konuşulsun, ne görelileştirme yapılsın, ne de başkanı zayıflatan soğuk algınlığına atıfta bulunulsun: rakibi Donald Trump ile yaptığı bu televizyon düellosu Joe Biden için bir felaketti. Demokratlar ve danışmanları bu düellonun 81 yaşındaki Biden’ın dinçliğini ve zihinsel canlılığını kanıtlamasını umutsuzca istemişlerdi. Tam tersini başardılar. Biden programın sonunda Donald Trump için „Benden sadece üç yaş daha genç“ dedi. Program sırasında rakipler arasında 30 yaş varmış gibi görünüyordu.
https://x.com/atrupar/status/1806496521791181297
Boş bakış
Biden Atlanta’daki CNN stüdyosundaki kürsüye mumlu bir yüz ve boş bir bakışla çıktı. Sesi boğuk ve mırıltılıydı, hareketleri yavaşlamış gibiydi. Sadece on dakika sonra, bir cevap sırasında düşünce zincirini tamamen kaybetti ve „Covid“ ve „Medicare“ hakkında bir şeyler kekeledi. Kısa bir süre sonra milyonlar, milyarlar ve trilyonlar çılgınca birbirine karıştı. Tekrar ve tekrar, telleri birbirine karıştı.
Bu tür dil sürçmeleri başlı başına bir dram sayılmaz. Ancak Başkan içerik açısından da kendini hızla savunmada buldu. Ne vergi planlarını mantıklı bir şekilde açıklayabildi ne de rakibinin en hassas noktası olan kürtaj hakları konusundaki anlaşmazlıkla yüzleşebildi. Öte yandan Trump iyi organize olmuş ve makul ölçüde kontrolü elinde tutuyordu. Konuşmanın kontrolünü hızla ele geçirdi ve istediği her şeyi uydurdu.
Bir yalan tsunamisi
Televizyon stüdyosunda dünya tersine dönmüş gibiydi. Hüküm giymiş bir suçlu olan Trump, Biden’a „Bu adam bir suçlu“ diye çıkıştı. Ve: „O bir yalancı.“ Müstakbel diktatör, Ocak 2021’deki darbe girişimi, ABD’nin güney sınırındaki (ciddi suçlular olarak karaladığı) göçmenler ve hatta kendi kişisel hikayesi („Bir porno yıldızıyla asla seks yapmadım“) hakkında milyonlarca izleyicinin önünde tartışmasız bir yalan tsunamisi yaratmayı başardı.
CNN moderatör ikilisi akıl almaz bir şekilde başarısız oldu. Ancak seçmenler adayları değerlendirmeli. Ve Amerikan medya toplumunda performans da en az içerik kadar önemli. Birçok ankette Trump’ın gerisinde olan Biden hakkında zaten güçlü şüpheler vardı. Bu endişe verici akşamdan sonra, seçime kadar kalan dört ayda havayı nasıl değiştirebileceğini hayal etmek zor.
Ölümcül durum
Bu durum ABD Demokratlarını vahim bir duruma sokuyor: Beyaz Saray adaylarını değiştirmek için artık çok geç. Biden adaylıktan çekilse bu daha kolay olurdu. Ancak tüm hayatını siyasete adamış bu adam bırakmaya niyetli değil. Dahası, eğer bırakırsa, Başkan Yardımcısı Kamala Harris iddiasını ortaya koyacaktır. Ancak kendisi başkandan bile daha sevimsiz.
Biden için özgürleştirici bir darbe olması beklenen ABD başkanlık seçim kampanyası tarihinin en erken tartışması, aslında partisini ciddi bir krize sürükledi. Sonuç olarak Trump’ın seçimi kazanmasının yaratacağı muazzam tehlikeler azalmadı. Tam tersine. Bu nedenle tabuları olmayan bir acil durum planının tam zamanıdır: Amerikan demokrasisinin kurtarılması, başkan ya da başkan yardımcısı olsalar bile, bireylerin egoları yüzünden başarısızlığa uğramamalıdır.” (Kaynak: Der Standard, Karl Doemens, 28 Haziran 2024)
