Casusluk davası: Türklerin Avusturya’da vatandaşları gözetlediği iddia edildi
Avusturya'nın günlük KURİER Gazetesi'nde Chhristina Willm tarafından kaleme alınan haberde, “Üç sanık Innsbruck'ta en yüksek güvenlik önlemleri altında yargılanıyor. Sanıkların Türk gizli servisi için casusluk yaptıkları iddia ediliyor." denildi.
INSSBRUCK. 21 Ekim 2024’te Kurier’de yayınlanan haberin Türkçe tercümesi şöyle:
Innsbruck Eyalet Mahkemesi’ndeki büyük jürili mahkeme salonu, bugün Pazartesi sabah 9’dan itibaren Tirol topraklarında gerçekleştiği iddia edilen bir casusluk gerilimine sahne olacak. Geniş kapsamlı güvenlik önlemleri alındı. Fotoğraf, film ve ses kaydı yasak. Cep telefonları duruşma salonunun girişinde duruşma gözlemcilerinden toplanıyor. Dava çok hassas bir konu. Sanıklar Tirol’de yaşayan üç Türk – evli bir çift (42 ve 44 yaşlarında) ve bir erkek (45). Savcılık onları “Avusturya’nın zararına gizli istihbarat servisi suçu” ve “yabancı bir güce( Türkiye) bilgi verme suçu” ile itham ediyor.
Duruşma, “suçsuz olduğunu” savunan 42 yaşındaki kişinin sorgulanmasıyla başladı. Peki kulağa ağır gelen ve 10 yıla kadar hapisle cezalandırılabilecek bu suçlamaların arkasında ne var?
MİT’in hizmetinde
Sanıkların Türk istihbarat servisi MİT için Avusturya’da yaşayan Türk vatandaşları ve Türk kökenli Avusturyalılar hakkında casusluk yaptıkları iddia ediliyor. Ancak, iddiaya göre topladıkları bilgileri sadece aktarmakla yetinmediler.
Savcılığa göre çiftin ayrıca iki Türk kökenli kişiyi altın anlaşması bahanesiyle Türkiye’ye çektikleri ve böylece MİT’in eline geçmelerini sağladıkları iddia ediliyor. Bu nedenle “yabancı bir güce teslim” suçlaması yöneltildi. Suçlamaların ciddiyeti nedeniyle sanıkların jüri önünde yargılanmaları gerekiyor – üç şüpheliden biri aynı zamanda yeniden suç işlemekle de suçlanıyor. 45 yaşındaki zanlının “ Adolf Hitler’i yücelten içerikli WhatsApp mesajları gönderdiği” söyleniyor.
Video ve isim dosyası oynatıldı
Sanıkların hedefinde kim vardı? Savcılığa göre, masumiyet karinesinin geçerli olduğu üçlü, diğer şeylerin yanı sıra, Avusturya vatandaşı bir din öğretmeninin uygunsuz bir videosunu MİT’e gönderdi.
Türk gizli servisi için casusluk mu?
Çiftin ayrıca Türkiye’de devlete düşmanı olarak kabul edilen örgütlerin şüpheli üyelerini araştırdıkları da iddia ediliyor. Örneğin, Gülen hareketine yakın olduğuna inanılan kişilerin isimlerini listeleyen birkaç yüz sayfalık bir dosya hazırladıkları söyleniyor.
ABD’de sürgünde yaşayan vaiz Fethullah Gülen’in liderliğindeki hareket, 2016’daki darbe girişiminin ardından Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından terör örgütü olarak sınıflandırıldı ve o tarihten bu yana Türk hükümeti tarafından FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) olarak adlandırılıyor.
O tarihten bu yana, özellikle Almanya’dan, Gülen’le bağlantılı olduğu iddia edilen ve orada yaşayan Türk vatandaşlarının diğer vatandaşlar tarafından gözetlendiğine ve toplanan bilgilerin Türkiye’ye aktarıldığına dair defalarca raporlar geldi.
Kürtler de gözlemledi
Innsbruck’ta suçlanan kişilerin aynı zamanda Kürt yeraltı örgütü PKK’nın destekçisi olduğu iddia edilen kişileri de hedef aldıkları söyleniyor. Tüm bunlar, Türkiye’ye seyahat eden kişiler için özellikle tehlikeli olabilir. Rejim karşıtları orada tutuklanma tehlikesiyle karşı karşıya. Zanlıyı sorgulamak zorlaşıyor. MİT ile hiçbir ilgisi olmadığını ve orada kimseyi ihbar etmediğini iddia ediyor. FETÖ destekçilerinin isimlerinden bahsettiği için Türkiye Cumhurbaşkanı’nın da dahil edilmesi gereken 300 sayfalık bir dosyadan bahsettiği sohbet mesajlarıyla suçlanıyor.
“İletilen bir dosya yok”
Kadın, “Ben bir dosya iletmedim” iddiasında bulunuyor. Türk yetkililere “FETÖ destekçisi olmadığımızı” bildirmek istedi.
Bütün sabah bu çelişkiyle geçiyor. İpler, 2018 yılında üç sanığın da dahil olduğu bir güç mücadelesinin yaşandığı Tirol ovasındaki bir ATİB camisinde bir araya gelmeye devam ediyor.
Üçüncü sanık caminin başkanıydı ancak daha sonra görevden alındı. Savunma avukatına göre, kendisi de bir Gülen destekçisi olarak tanımlanıyordu.
Bu nedenle adam Salzburg’daki Türk Başkonsolosluğu ile temasa geçti ve rakiplerinin kendilerinin de Gülen destekçisi olduğunu açıkladı.
İç anlaşmazlıklar mı?
Hepsi sadece bir cami derneğindeki anlaşmazlıklar mı? Bu dernek geçmişte de aşırı sağcı Ülkü Ocakları sempatizanlarının sığınağı olarak dikkat çekmişti.
Ele geçirilen kimlik kartlarına göre, kadın ve kocası muhtemelen bu hareketle bağlantılı bir derneğin üyesiydiler – derneğin logosunda bozkurt resmi var.
42 yaşındaki kadın, bu dernek aracılığıyla sadece Türkiye’deki öğrencileri desteklediğini söyledi. Kendisini kurt selamı verirken gösteren ele geçirilmiş bir fotoğraf Ankara’da çekilmiş.
MHP genel merkezini ziyaretinde
Sanık, bunun kendisi için hiçbir önemi olmadığını ifade etti. Fotoğraf Ankara’da Ülkü Ocakları’nın siyasi kolu olarak kabul edilen MHP’nin genel merkezine yapılan bir ziyaretin ardından çekildi. Ancak kadın MHP ile herhangi bir bağlantısı olduğunu da iddia etmiyor. Peki imamı deşifre eden videonun arkasındaki hikaye nedir? Sabah saatlerinde ortaya çıktığı üzere, videoda din öğretmeninin mastürbasyon yaptığı görülüyor. Casusluk davasında Türk sanıklar masumiyetlerini koruyor
Video yayıldı
Sanığa göre, adamın kendisi bunu camiye giden kadınlara iletmişti. Sanık da bu kadınlardan birinden videoyu almıştı. Sanık bu seks videosunu MİT’e ya da bir sohbette iddia edildiği gibi MHP’nin üst düzey bir üyesine gönderdiğini reddediyor. Kadının ve kocasının avukatı, çiftin sadece imamla birlikte dini eğitim alan kızlarını korumakla ilgilendiklerini iddia etti. Videoyu sadece bu konuda bir şey yapıp yapamayacaklarını öğrenmek için bir tanıdıklarına göndermişlerdi. Aslında imam muhtemelen daha sonra görevden alındı.
Sanıkların sorgulanmasına öğleden sonra devam edilecek. Pazartesi günü henüz bir karar çıkması beklenmiyor. Bir ya da iki duruşma günü daha planlanıyor.
