BRÜKSEL. Avrupa Polis Teşkilatı ya da kısaca Europol, Avrupa Birliği üyesi ülkeler ile birliğin ortaklık kurduğu diğer ülkelerin güvenlik güçleri arasında, uluslararası organize suçlar ve terörizm konusunda iş birliği ve etkili çalışma ortamı sağlamak amacıyla kurulmuş bir birimdir
„Organize suçlar yükselişte. Her türlü zayıflıktan faydalanıyor.. Suç şebekelerinin şiddet kullanma istekliliğinin büyüyen bir sorun olduğunu söyledi.“ diyen EUROPAL müdürü De Bolle Der Spiegel’e verdiği demeçte artan uyuşturucu ticaretinin şiddet için bir zemin oluşturduğunu söyledi.
Europol’e göre Güney ve Orta Amerika’da kokain üretiminde patlama yaşanıyor. Bu da Avrupa’ya akın ediyor.De Bolle “Durum dramatik” dedi. Diğer uyuşturucuların kaçakçılığı da artıyor.
Merkezi Lahey’de bulunan Avrupa Polis Teşkilatı tarafından yapılan araştırmalara göre AB’de 821 ciddi suç şebekesi faaliyet göstermektedir. Europol kısa süre önce 25,000’den fazla üyesi olan bu çetelerin son derece profesyonel ve vicdansız olduğu uyarısında bulundu. Analize göre, ana iş uyuşturucu kaçakçılığıdır.
Türkiye
Analize göre bu 821 ciddi suç şubesi içinde Türkiye asıllı insanlarda var. Türkiye son on beş yılda bu uyuşturucu çetelerin mal sattığı veya başka ülkelere geçiş için kullandıkları bir güzergah değil ayrıca „kara paranın ülkeye girişini vergi affı adı altında“ resmileşmesi ile daha büyük sorunlar oluşturmuş durumda. Farklı isimlerle uyuşturucudan kazanına paraların Türkiye’ye vergi affı ile girmesi nedeniyle Türkye’nin dünyanın adeta “ organize suç çeteleri“ merkezi olduğunu ifade eden uzmanlar son dönemde yeni İç İşleri Bakanı Yerlikaya’nın girişimlerin çok olumlu ama yeterli bulmadıkları ifade etmeleri dikkat çekti.
Avrupa’da uyuşturucudan kazanılan paranın ağırlıklı olarak Avrupa kıtasında kaldığını ve yerel ekonomiye yatırıldığını belirten De Bolle sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu da organize suçu çağımızın en büyük tehlikelerinden biri haline getiriyor.”
De Bolle, polisin şebekelere karşı mücadelede bir şansa sahip olabilmesi için teknik araçlara, yetkilere ve personele ihtiyacı olduğunu söyledi.“
Avrupa’da uyuşturucudan kazanılan paranın ağırlıklı olarak kıtada kaldığını ve yerel ekonomiye yatırıldığını belirten De Bolle sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu da organize suçu çağımızın en büyük tehlikelerinden biri haline getiriyor.”
“Hollanda bir uyarı olmalı”
Alman ve Hollandalı uyuşturucu çeteleri arasında Köln bölgesinde tahminen 300 kilogram esrar nedeniyle yaşanan şiddetli çatışmanın ardından Alman Kriminal Müfettişler Birliği (BDK), patlayıcı saldırılar ve adam kaçırma gibi ciddi suçlar konusunda uyarıda bulundu. Kuzey Ren-Vestfalya BDK Başkanı Oliver Huth Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung’a yaptığı açıklamada “Hollanda bizim için bir uyarı olmalı” dedi. Hollanda’da ev ya da işyerlerinin önünde meydana gelen patlamalar uyuşturucu çeteleri tarafından sıklıkla kullanılan bir baskı aracı.
De Bolle, polisin şebekelere karşı mücadelede bir şansı olabilmesi için teknik kaynaklara, yetkilere ve personele ihtiyacı olduğunu ifade ettikten sonra, „Eğer daha fazla yatırım yapmazsak, bu mücadeleyi kaybedeceğiz.” dedi
Türkiye, küresel organize suçlarda Avrupa birincisi
Uluslararası Organize Suç İnisiyatifi’nin Küresel Organize Suç Endeksi 2023 Raporu’nda Türkiye’de mafya gruplarının siyasetçiler tarafından korunduğu savunuluyor. Rapora göre Türkiye organize suçlarda Avrupa’da birinci, dünyada 12. sırada.
Simge Kaya´nın haberi şöyle:
Uluslararası Organize Suç İnisiyatifi’nin Küresel Organize Suç Endeksi 2023 Raporu yayımlandı. Raporda Türkiye, Avrupa’da organize suç endeksinin en yüksek olduğu ülke oldu, dünya genelinde ise 12 sırada.
MAFYAYI SİYASET KORUYOR
Raporda, Türkiye’de çeşitli mafya gruplarının hükümet ve diğer siyasetçilerle yakın ilişki kurarak polis ve yargı karşısında koruma sağladıkları aktarıldı. Türkiye’nin 2023 skoru 10 üzerinden 7,03 puan. Bu skor 2021 yılında 6,89 idi. Türkiye’nin insan kaçakçılığı puanı 9. En kötü olduğu insan kaçakçılığını 8.5 puanla silah ticareti, eroin ticareti ve mafyavari suç grupları takip ediyor.
TÜRKİYE’YE İLİŞKİN TESPİTLER
Raporda Türkiye’ye ilişkin yer alan diğer tespitler şöyle:
-Özellikle cinsel sömürü ve zorla çalıştırma amaçlı insan ticareti Türkiye’de giderek yaygınlaşıyor. Türkiye büyük bir mülteci nüfusuna ev sahipliği yapmaya devam ederken, insan tacirleri bu toplulukların savunmasızlığından yararlanarak kadınları ve çocukları cinsel sömürü için insan ticaretine zorlamaktadır.
-İnsan ticaretine benzer şekilde, insan kaçakçılığı da yolsuzluğa bulaşmış hükümet yetkilileri tarafından kolaylaştırılmaktadır. Haberler, devletle ile bağlantılı aktörlerin ve meşru işletmelerin bu pazara doğrudan dahil olduğunu iddia ediyor.
-Genç kızların gayri resmi dini törenler yoluyla zorla evlendirilmesi, ekonomik bir başa çıkma mekanizması olarak giderek yayılmaktadır.
-Türkiye’de faaliyet gösteren ve geleneksel mafya sistemini model alan önemli sayıda mafya tarzı grup bulunmaktadır. Ülkede varlıklarını sürdüren bu grupların hükümetle ve diğer siyasetçilerle yakın ilişkiler geliştirdikleri ve bu sayede kolluk kuvvetleri ve yargı karşısında koruma sağladıkları bildirilmektedir.
-Suç şebekelerine ek olarak, devlet içinde yerleşik aktörler de insan ticaretinde rol almakta ya da en azından kolaylaştırmaktadır.
-Türkiye; Suriye ve Afganistan gibi ülkelerden Avrupa’ya yönelik göçmen kaçakçılığında kilit transit ülke olmaya devam ediyor.
-Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle eroin ticareti için bir kaynak, transit ve hedef ülke konumunda.
193 ÜLKEDE GERÇEKLEŞEN SUÇLAR KARŞILAŞTIRILIYOR
Rapora, BM üyesi 193 ülke içinde gelişen organize suç faaliyetlerini karşılaştırıyor. Araştırma için organize suça ilişkin yayınlar incelenerek veriler toplanıyor. Yerel uzmanlar ve gruplar bunların doğruluğunu kontrol ediyor. Sonra da endeks skoru ortaya çıkıyor. 1 en düşük, 10 ise en yüksek skor. Yüksek skorlar bir ülkede organize suç oranının yüksek olduğunu gösteriyor.
-
-
-
-
