Tekelcilik: Google şimdi parçalanma tehdidi altında mı?

Ağustos ayının başında bir ABD bölge mahkemesi Google'ın internet arama alanında tekel olduğuna karar verdi. Şirket, rakiplerinin bir yer edinmesini ve yenilikçi teknolojiler geliştirmesini engellemek için sözleşmeler ve mali teşvikler kullanmıştı. Yargı şimdi Google'ın gücünün nasıl sınırlandırılacağını tartışıyor.

COLUMBIA. Google, Chrome internet tarayıcısından ve hatta Android cep telefonu işletim sisteminden vazgeçmek zorunda kalacak mı? Bunlar ABD Adalet Bakanlığı’nın şu anda tartışmakta olduğu olası sonuçlar.

Amerika´da  Sherman Antitröst Yasası Google´nin başının belası

Amerika´da  Sherman Antitröst Yasası (İngilizce: Sherman Antitrust Act of 1890), Benjamin Harrison başkanlığındaki Amerikan Kongresi tarafından 1890’da kabul edilen ve teşebbüsler arasındaki rekabeti düzenleyen Amerika Birleşik Devletleri’ndeki antitröst yasasıdır. Adını yasa teklifinin ilk sahibi olan Ohio Senatörü John Sherman’dan almıştır.

Sherman Yasası, rekabete aykırı anlaşmaları ve ilgili piyasayı tekeline alan veya tekelleştirmeye çalışan tek taraflı davranışları genel olarak yasaklar. Yasayı ihlal eden davranışları yasaklamak amacıyla yasal işlem başlatma hususunda Adalet Bakanlığı yetkilendirilirken, Yasaya aykırı davranışlar nedeniyle zarar gören taraflara ise zararın yol açtığı maliyetin üç katına kadar tazminat davası açma hakkı verilmektedir. Zaman içerisinde federal mahkemeler, Sherman Yasası kapsamında, belirli rekabete aykırı davranış türlerini kendiliğinden yasa dışı kılan ve bunun dışındaki davranış türlerini de bu davranışın ticareti makul bir şekilde kısıtlayıp kısıtlamadığına ilişkin vaka bazında değerlendirmelere tabi kılan bir mevzuat yapısı geliştirdi.

Bu manada Antitröst Yasası Google’nin bağlı olduğu bu internet devi  şirket olan Alphabet için sonun başlangıcı mı yoksa sadece yasal bir akıl oyunu mu? Her halükarda, bir ABD mahkemesinin Google‘ ın antitröst yasasını ihlal ettiği ve internet arama sektöründe yasadışı bir şekilde tekel pozisyonu oluşturduğu yönündeki kararının ardından olası sonuçlar hakkında tartışmalar devam ediyor. ABD gazetesi “New York Times” ve Bloomberghaber ajansına göre yetkililer, Google’ın Chrome internet tarayıcısı veya akıllı telefonlar için Android işletim sistemi gibi bölümlerinin bölünmesi de dahil olmak üzere çeşitli seçenekleri değerlendiriyor.

Diğer olası sonuçlar arasında Google’ın verilerini rakipleriyle paylaşmaya zorlanması ya da arama motorunu iPhone gibi cihazlarda varsayılan seçenek haline getiren sözleşmelerden vazgeçilmesi yer alıyor. Adalet Bakanlığı ayrıca Google’ın gücünü sınırlamaya yönelik önerilerini tartışmak üzere diğer şirketler ve uzmanlarla da bir araya geliyor.

Kararı veren ve davayı yürüten ABD Columbia Bölgesi Bölge Mahkemesi Yargıcı Amit P. Mehta, Adalet Bakanlığı ve Google’dan 4 Eylül’e kadar tekelin çözümüne yönelik bir teklif sunmalarını istedi. Bundan sonraki adımları görüşmek üzere 6 Eylül’de bir duruşma planladı.
Ağustos ayı başında Yargıç Mehta, Google’ın genel internet aramaları ve ilgili arama reklamları alanında hakim piyasa konumunu yasadışı bir şekilde sürdürdüğüne hükmetti. Google, münhasır sözleşmeler ve mali teşvikler ağı yoluyla rakiplerinin bir yer edinmesini ve yenilikçi teknolojiler geliştirmesini engellemiştir. Bu sadece Google’da aşırı bir güç yoğunlaşmasına değil, aynı zamanda tekel olmadan mümkün olmayacak daha yüksek reklam fiyatlarına da yol açtı.

Apple’a ödenen milyarlar

Bu gücün kötüye kullanımının merkezinde, Google’ın iPhone gibi cihazlarda ve Firefox gibi tarayıcılarda varsayılan arama motoru olarak ayarlanması için Apple ve Mozilla gibi şirketlere yaptığı milyar dolarlık ödemeler vardı. Bu uygulama Google’a rakipleri karşısında haksız bir avantaj sağladı ve alternatif arama motorlarının piyasada yer edinme şansının neredeyse hiç olmadığı anlamına geliyordu.

ABD yargısı şimdi adil rekabetin nasıl yeniden tesis edilebileceğini tartışıyor. Şu anda düşünülen en radikal seçeneklerden biri Google’ın bölünmesi. Google’ın Chrome tarayıcısı ya da Android işletim sistemi gibi kilit iş alanlarını bölmek zorunda kalması ihtimali var. Her iki ürün de Google’ın internet arama alanındaki hakim konumunu sürdürmesinde kilit rol oynuyor.

Alternatif olarak, Google’ın verilerini rakipleriyle paylaşmaya ya da Google’ı cihazlarda varsayılan arama motoru yapan mevcut anlaşmalardan vazgeçmeye zorlanması da söz konusu. Bu, kullanıcıların gelecekte istedikleri arama motorunu daha kolay seçebilmelerine ve otomatik olarak Google’a bağlı kalmamalarına yol açabilir.

Bir başka olası önlem de Google’ın reklam teknolojilerini, özellikle de Google Ads’i birlikte çalışabilir hale getirmesini zorunlu kılmak olabilir. Bu, diğer arama motorlarının bu teknolojilere kolayca erişebileceği anlamına gelir ki bu da arama reklamı sektöründe rekabeti önemli ölçüde artırabilir.

Google’ın mevcut davası, yirmi yıldan daha uzun bir süre önce Microsoft ‚a karşı açılan antitröst davasını anımsatıyor. O zamanlar Microsoft, işletim sistemleri pazarındaki hakim konumunu rakip ürünleri bastırmak için kötüye kullanmakla suçlanıyordu. Her ne kadar temyiz sonucunda Microsoft’un dağılması engellenmiş olsa da, mahkemenin koşulları şirketin iş uygulamalarını değiştirmek zorunda kalması anlamına geliyordu. Bu durum, takip eden yıllarda internetin baskın oyuncularından biri haline gelen Google’ın da aralarında bulunduğu yeni şirketlere alan yarattı.

Mevcut davanın etkileri Google’ın çok ötesine geçiyor. Eğer bir bölünme ya da katı bir düzenleme ile sonuçlanırsa, ABD makamları tarafından hedef alınan Apple, Amazon ve Meta gibi diğer teknoloji devleri için de emsal teşkil edebilir. Karar, büyük teknoloji şirketlerinin gücünün daha fazla kısıtlandığı yeni bir düzenleme döneminin başlangıcına işaret edebilir.

Ne Google ne de Adalet Bakanlığı haberlerle ilgili yorum yapmadı. Google karara karşı temyize gitme niyetinde olduğunu açıkladı ( New York Times, Bloomberg, Die Presse)

Exit mobile version