Viyana’da Türklere yönelik çirkin saldırılara TKG’den sert tepki: “Anayasal devlet seyirci kalmamalı! Biz Taliban ülkesinde değiliz!”
Kısa adı TKG olan Avusturya Türk Kültür Cemiyeti, Viyana’daki 505/515 Suriye kökenli ırkçı çete üyeleri tarafından Türklere yönelik gerçekleştirilen çirkin saldırılara tepki gösterdi. TKG, APA OTS üzerinden Avusturya medya ve bürokrasisinin takip ettiği basın açıklamasında, “Bugün Viyana'da genç erkekler ve kadınlar Türkçe konuştukları için dövülerek öldürülüyor. Anayasal devlet seyirci kalmamalı! Biz Taliban ülkesinde değiliz!” ifadelerine yer verdi.
Viyana. Avusturya’nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG), son dönemlerde Türklere yönelik artan saldırılara tepki gösterdi. TKG yayınladığı bir basın açıklaması ile Viyana polisini, Viyana hükümetini ve federal hükümeti, bir hafta içinde Viyana doğumlu iki Viyanalı Türk’ü maskelerle döverek öldüren Viyana’daki 505/515 Suriye kökenli ırkçı terör çetesi suçlularına karşı derhal harekete geçmeye çağırdı. TKG’nin açıklamasında yer alan “Bugün Viyana’da genç erkekler ve kadınlar Türkçe konuştukları için dövülerek öldürülüyor. Viyana ne kadar güvenli?” ifadeleri dikkat çekti.
TKG’nin “Avusturya’da bu vahşete hukuk devleti seyirci kalmamalı: Türkçe konuşan iki Viyanalıya vahşi saldırı” başlıklı basın açıklaması ise şöyle:
“ Avusturyalı Türkler Viyana’da yaşıyor ve yaşam merkezleri Avusturya’dır ve bu siyasetle ve Ortadoğu’daki olaylarla hiçbir ilgileri yoktur ve Viyana sokaklarında Türkçe konuştukları için genç erkek ve kadınların vahşice dövülmesine kimse seyirci kalamaz ve kalamayız.
2 Temmuz 2024 tarihinde uyarmıştık
Avusturya Türk Kültür Cemiyeti (TKG), 2 Temmuz 2024 tarihinde, Avusturya ile Türkiye arasında oynanan Avrupa Şampiyonası maçının oynandığı günde, Türk gibi görünen ancak gerçekte Orta Doğu’dan farklı ırksal ve siyasi geçmişe sahip olan ve Avusturya’ya ithal edilen ücretli ve ücretsiz provokatörler tarafından yurtdışından Türklere yönelik saldırılara karşı uyarıda bulunan Avusturya’daki ilk STK kuruluşu oldu.
Türkçe konuşan Viyanalılara bir hafta içinde ikinci vahşi saldırı
Heute Zeitung, Österreich Yeitung ve Yeni Vatan Gazetesi haberlerine göre bu, gazetelerde aşağıdaki şekilde yer alan ve aslında Viyana’da bir arada yaşama adına herkesi yakından ilgilendirmesi gereken, bir hafta içinde gerçekleşen ikinci saldırıdır:
“20 yaşındaki bir adam Türkçe konuştuğu için vahşice dövüldü – Donaustadt’ta bir adam (20) maskeli kişiler tarafından saldırıya uğradı ve hastaneye kaldırılana kadar dövüldü. Bu hafta içinde gerçekleşen ikinci saldırı: Çarşamba gecesi, Viyana’nın Donaustadt semtinde bir kez daha genç bir adam (20) bir çete tarafından vahşice dövüldü. Failler kurbanlarının kafasına bıçakla saldırdı. Bu son günlerdeki ilk kanlı saldırı değil: Bir grup erkek 20 yaşındaki gence yumruk, tekme ve bıçak darbeleriyle saldırdı. Hatta bıçaklardan biri kafasına isabet etti! “Viyana’da bir savaş var! Polis bir şeyler yapmalı, bu işin sonu iyi bitmeyecek” diyen 18 yaşındaki E. de, Cumartesi günü aynı yerde maskeli bir grubun kurbanı olmuştu. Mağdurlar, faillerin 505 çetesine mensup olduğu söylenen Araplar olabileceğinden şüpheleniyor.
Saldırıya uğrayan Türk gencinin kız kardeşi tarafından çekilen ve Österreiich Gazetesi’nde yayınlanan fotoğraflarda mağdurun kendisi Rennbahnwegsiedlung’daki saldırıyı şu şekilde anlattı : “Akşam 9.00’da Melangasse’de dışarıdaydım. Maskeli bir adam bana hangi ülkeden olduğumu sordu. Neler olduğunu zaten biliyordum.”
“Beni öldürmek istediler”
Ancak saldırgan Onur K.’yı tek başına yere sermeyi başaramadı. Teker teker, “hepsi maskeli” 20 ila 25 kişi ortaya çıktı ve hepsi de onu dövdü. “Beni öldürmek istediler” diyen 20 yaşındaki genç ikna olmuş.
“Polise 505 olduğumuzu söyle”
Çete birleşik güçlerini kullanarak onu çalılıkların arkasına sürükledi ve Türk burada başından bıçaklandı. Bu da yetmezmiş gibi, çete vahşi saldırının videosunu da çekmiş ve kaçarken tüm Viyana ve yetkililerle alay etmiştir: “Polisi ararsanız 505 olduğumuzu söyleyin”.
Bildirildiği üzere, “505” sayı kombinasyonu Viyana’da 400’den fazla üyesi olduğu söylenen bir grup Suriyelinin özel adıdır – 10 yaşındaki çocuklar bile yeraltında bu gruba ait olduklarını (olmak istediklerini) yüksek sesle konuşmaktadır.
Onur, ağır yaralı adamı hastaneye götüren ambulansı kendisi aradı. 20 yaşındaki genç kafasından bıçakla yaralanmış, yüzündeki birkaç kemik kırılmış ve sol bileğindeki tendon yırtılmış.
İlgili haberler böyle.
Hukuk devleti buna seyirci kalmamalı! Biz Taliban ülkesinde değiliz!
Avusturya Türk Kültür Toplumu (TKG), Viyana polisini, Viyana hükümetini ve federal hükümeti, bir hafta içinde Viyana doğumlu iki Viyanalı Türk’ü maskelerle öldüresiye dövülen Viyana’daki 505/515 Suriye kökenli ırkçı terör çetesi suçlularına karşı derhal harekete geçmeye çağırıyor. Aksi takdirde bu çeteler tüm halka ve kurumlara baskı ve şantaj yapacaklardır. İlerde Avusturya’nın başına mafya olarak bela olacaktır. Derhal harekete geçin ve daha fazla Viyanalı gencin kafasının çeteler tarafından parçalanmasını beklemeyin ve izlemeyin. Sorun günlerce ortamı yatıştırıcı imamlara ya da daha yaşlı Suriyeli, Çek ya da diğer şahsiyetlere bırakılmamalı. Türk kökenli iki Viyanalıya yönelik, sadece şans eseri hayatta kalan bu tür fiili “suikast girişimleri” gerçekleşiyor. Afganistan’ın Taliban ülkesinde değil, özgür ve demokratik Avusturya Cumhuriyeti’ndeyiz. Anayasal devlet seyirci kalmamalı, derhal harekete geçmelidir.
Bu 505/515 Suriyeli çetelerin arkasında kim var?
Telegram’da sohbet grupları oluşturan ve bir yıl önce Türkiye’de bu 505/515 teröristlerden bildiğimiz bir yankı odasının yaratıldığı resim ve videolarla çatışmayı körükleyen bu 505/515 Suriyeli çetelerin arkasında kim var? Bu kanallar Suriye ve Türkiye’den Suriyeli insan tacirleri, uyuşturucu kaçakçıları ve gizli servisler tarafından ülkede huzursuzluk yaratmak amacıyla kontrol ediliyor (daha fazla bilgi gelecek).
Viyana deneysel bir laboratuvar olarak kullanılıyor
Avusturya ve özellikle Viyana, uyuşturucu kaçakçılığı, Suriye’den Türkiye üzerinden Avrupa’ya insan kaçakçılığı ve çeşitli gizli servis faaliyetlerinin de parmağının olduğu Suriye’deki savaşla çok ilgisi olan Suriye’den gelen bu ırkçı çete suçu için şu anda bir laboratuvar olarak kötüye kullanılıyor.
Eğer bazı sorumlu siyasi ve bürokratik aktörler, Müslümanlar arasındaki bu kargaşadan 2024 sonbaharında yapılacak bir sonraki seçimler için avantaj elde etmeyi umuyorlarsa, maalesef tamamen yanılıyorlar ve “Avusturya Cumhuriyeti’nin zararına” ve Avusturya Cumhuriyeti vatandaşlarının çıkarlarına aykırı hareket ediyorlar.“
